Salı, Eylül 14

Felsefe mi, pratik mi?

Sanırım bu yazım yazın resmi olarak bittiğine delalettir. Ama olsun yine de uzak doğu ile antik yunan arasında kendimce benimsenmiş bir farkı dile getirmek istiyorum. İtirazları olanları dinlemeyi dört gözle bekler ve şiddetle muhabbet etmek de isterim.

Antik Yunan'da insanların yapmaya çalıştığı şey, düşünme sanatı, öğrenme sanatı, felsefe idi. Fakat uzak doğu öğretilerinin hiç birisine felsefe denilebileceğine inanmıyorum ki bu duruma muhakkak ki kendileri de karşı çıkacaklardır çünkü uzak doğuda yapılan şey düşünceden uzak olmamakla birlikte, bir yaşam biçimi, bir pratiktir. Hiç bir zaman bilgi oldurulmaya çalışılmamış, yalnızca pratik olarak aktarılmaya, benimsetilmeye çalışılmıştır. Oysa Antik Yunan ile ilgili düşüncelerden bahsederken, bunların birer öğreti, birer sanat, akım ve benzeri şekillerde dile getirme ihtiyacı hissederiz. Çünkü Antik Yunan'da yaşamış olan Filozoflar bütün düşüncelerini yazarak ve öğreterek aktarmaya çalışmışlar iken uzak doğuda yaşayan pratisyenler yalnızca benimsedikleri düşünceyi yaşamaya çalışmışlardır ve elbette sadece kendilerine gelenlere bu pratiği nasıl hayata geçireceklerini göstermeye çalışmıştır. (ve elbetteki yalnızca bazı pratikler bunu yapmıştır.)

Biraz kısa oldu ama idare edin artık, daha tam çıkamadım yazdan.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder